RSS

KABAK YETİŞTİRİCİLİĞİ


Toprak İsteği: Çok ağır ve kumlu topraklar haricinde tüm topraklarda yetiştiriciliği yapılabilir. Derin, geçirgen, su tutma kabiliyeti çok iyi, organik ve mineral maddelerce zengin tınlı topraklarda en iyi ürün alınır. Kumlu topraklarda çiftlik gübresi ve ticari gübre kullanılır kabak yetiştiriciliği yapılabilir. Bu topraklarda erkencilik sağlanır. Toprak pH’sı 6-7 civarında olmalıdır.
Toprak Hazırlığı, Ekim-Dikim: Ekim ve dikimden önce bir veya iki defa toprak işlenir, tırmık geçirmek suretiyle tarla tesviye edilir. Toprak sıcaklığı 10-12 °C bulduğunda ekim ve dikim yapılır. Yetiştirme kaplarına birer tohum ekilir. Dikimden bir gün önce fidelerin topraklı olarak dikilebilmeleri için yetiştirme kapları sulanmalıdır. 4-5 yapraklı oldukları dönemde esas yerlerine dikilir. Kol atmayan ve toplu halde büyüyen kabak fideleri, sıra arası 60-80 cm, sıra üzeri 50-60 cm aralık mesafeyle dikim yapılır.
Kışlık bal ve kestane kabakları çok dallanan, fazla boy atan çeşitler oldukları için sıra arası 240-300 cm, sıra üzeri 60-140 cm olacak şekilde dikilmelidir.
Kabak ışıktan hoşlanan bir bitkidir.Gölgeli ve ağaç altlarında kabak yetiştiriciliği yapılmaz. Gölgeli yerlerde bitki hem narin bir yapı kazanır,hemde bitki üzerinde dişi çiçek oluşturma ve meyve bağlama oranı azalır,verim düşer. Kabaklarda vegatasyon süresi yazlık çeşitlerde yaklaşık 100, kışlık çeşitlerde ise 180-200 gündür.
Tohum ekimden 4-8 gün sonra çimlenme olur. Bitkiler büyümeye başlayınca, özellikle dallanan kışlık çeşitlerde ilk sürgünün 5-6 yapraklı olduğu dönemde sürgün ucu kesilerek dallanma teşvik edilir.
Bakım İşleri: Yabancı ot durumuna göre ilk çapa yapılır. İlk çapadan itibaren 2-3 hafta aralar ile 3-4 çapa tekerrür edilir. Çapa işleri hem yabancı ot temizliği hem de toprağın havalandırılması ve bitkilerin boğaz doldurması amacı ile yapılır.
İlk döller görülünceye kadar sulamadan kaçınılır. Bu dönem kurak geçilirse aşırıya kaçmamak üzere su verilebilir.  İlk meyveler görüldükten sonra sulama işi büyük önem taşır. Kabak meyveleri çok hızlı büyüdüğü için sulamayı oldukça sık aralarla ve mümkünse 3-4 gün aralarla yapmak bitkinin gelişmesi ve verim bakımından çok faydalıdır.
 Kabaklarda susuzluk sabah ve akşam saatlerinde yapraklarının anormal olarak pörsüyüp aşağıya doğru sarkmalarıyla kolayca anlaşılır. Bitkilerde bu belirtiler görülmeden, zamanında sulama yapılmalıdır.
Gübreleme: Kabaklar toprakta organik besin maddelerinin fazla olmasından hoşlanır. Dekara 3-4 ton arasında iyice yanmış çiftlik gübresi  sonbaharda ya da ekim ve dikimden bir ay önce toprağa verilmelidir.
Ticari gübre olarak 25-30 kg/da %33 A.Nitrat ,20-25 kg/da TSP veya DAP, 20 kg potasyum sülfat ve gerekirse CAN gübresi (çiçek burun çürüklüğü görüldüğü zamanlarda).
Mücadelesi; yabancı otlarla mücadele en önemli  konudur. Çapa işleri ile hem yabancı ot temizliği hem de toprağın havalandırılması ve bitkilerin boğaz doldurulması yapılır.
Uzun süreli kuraklık ve aşırı nem mantari hastalıkların yayılmasına neden olur. Kabaklarda görülen en önemli hastalıklar külleme, mildiyö, kabak mozaik virüsü, fusariumdur.
Zararlılar ise; nematod, kırmızı örümcek, trips ve afitlerdir.
Mücadele yöntemleri aynen hıyarda olduğu gibi aksatılmadan düzenli bir şekilde yapılmalıdır.
Hasat: Yazlık kabaklarda hasat iriliği 15-20 cm uzunluğundadır. Hasat günlük yapılmalıdır. Sabah veya akşam saatlerinde yapmaya dikkat edilmelidir.
 Hasat süresini uzatmak istiyorsak yaşlı yapraklar çıkartılarak normal bakım işlemlerine devam edilmelidir. Bitki başına 2-4 kg ,dekardan da 5-8 ton ürün alınabilir.
Hasat olgunluğuna gelmiş kışlık bal ve kestane kabakları bitki üzerinde yapraklar kuruyup sararıncaya kadar bekletilir.
 Mevsim sonunda sonbaharın ilk donları başlamadan ve meyve üzerine kırağı düşmeden hasat edilir. Verim yazlık kabaklara göre daha yüksektir. Dekardan 6-10 ton arasında değişen kabak ürünü hasat edilir.


ÇEKİRDEK KABAĞI YETİŞTİRİCİLİĞİ
Ruhsar YANMAZ  *                             Burcu DÜZELTİR**
Özet
            Ülkemiz kabakgil yetiştiriciliğinde önemli bir yeri olan yazlık ve kışlık kabaklar yemeklik olarak kullanımlarının yanında tohumları da çerez olarak kullanılmaktadır. Çekirdek kabak yetiştiriciliği, kabak tohumlarının sahip olduğu özelliklerden dolayı üreticiler için yemeklik kabak yetiştiriciliğine göre daha avantajlı yönlere sahiptir.
            Bu makalede, üreticilerimize yardımcı olması açısından çekirdek kabağı yetiştiriciliğine yönelik bilgiler verilmiştir
Anahtar kelimeler: Çekirdek kabağı, yetiştirme tekniği
Pumpkin culture for seed
ABSTRACT
Pumpkin growing  has important place in our cucurbits production. Pumpkin fruits are used as a vegetable and  as a snake food. In resent years, pumpkin seed growing are getting popular in our country, because of growing advantages In this report, brief information about pumkin seed growing technics.
Key Words: Pumpkin seed , growing technics.
1. GİRİŞ
Ülkemizde Cucurbitaceae familyasına ait olan kabakgil türlerinin büyük bir bölümü yetiştirilmektedir. Bazı kabakgil türlerinin orijin merkezi veya sınırları içinde olan ülkemizin sahip olduğu zengin iklimsel çeşitlilik, kabakgil türlerinin çoğunun ülkemizde sorunsuz olarak yetiştirilmesine olanak sağlamaktadır.
Ülkemizde yetiştirilen kabaklar, taze tüketiminin yanısıra konserve, hazır yemek sanayiinde kullanılmakta, tohumları da ülkemizde ve Akdeniz ülkeleri ile Ortadoğu ülkelerinde kuruyemiş olarak yaygın bir biçimde tüketilmektedir. Bunun yanında tohumlarının, ekmek ve pasta endüstrisinde kullanımı da gün geçtikçe artmaktadır.
Ülkemiz genelinde yetiştirilen kabaklar yazlık, kışlık ve süs kabakları olmak üzere üç grupta incelenmektedir. Yazlık kabaklar arasında yer alan, sakız kabağı veya zucchini tipindeki ince ve uzun kabakların yanısıra, Cucurbita pepo L. botanik sınıfı içinde yer alan bir başka yazlık kabak gurubunu da çerezlik veya çekirdek kabakları oluşturmaktadır. Çerezlik olarak tüketilen ürünler içerisinde büyük yeri olan kabak çekirdeği, çiftçiler için iyi gelir getiren önemli bir üründür.
            Kuruyemiş olarak tüketiminin yanısıra, halk arasında barsak parazitlerini gidermede etkin bir besin olarak bilinen kabak çekirdeği yağ, protein, mineral maddeler ve aminoasitler yönünden zengindir. Zengin bir yağ kaynağı olması nedeniyle kabak çekirdeğinden elde edilen yağ, sadece gıda endüstrisinde değil, ilaç ve kozmetik endüstrisinde de önem taşımaktadır.
            Çekirdek kabağı yetiştiriciliği, yazlık kabak yetiştiriciliğine benzerlik göstermekle birlikte, bazı farklılıklar da söz konusudur. Burada sunulan çalışmada çekirdek kabağı yetiştirmek isteyenlere yardımcı olabilecek bilgilere yer verilmiştir.

 

 * : Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü, ANKARA
**: Ankara Ü. Fen Bilimleri Enstitüsü, Bahçe Bitkileri Anabilim Dalı, ANKARA
2. ÇEKİRDEK KABAĞI YETİŞTİRİCİLİĞİNİN ÜLKEMİZDEKİ DURUMU
Ülkemizde son yıllarda çekirdek kabağı yetiştiriciliğinin yayılmaya başladığı görülmektedir. Bunun nedenlerini aşağıdaki gibi sıralayabiliriz.
1 ) Ekonomik Nedenler : Sakız kabağının taze tüketim amacıyla yetiştiriciliği özellikle iç bölgelerde ekonomik olmamaktadır. Çünkü; yemeklik kabak yetiştiriciliği yapmak isteyen üreticiler iklim faktörleri nedeniyle tohum ekimini Nisan sonu-Mayıs başında yapmakta, hasadın yapıldığı Haziran ayı ortalarında  kabak fiyatları diğer bölgelerden gelen ürün nedeniyle düşmekte ve bunun sonucu olarak da, üreticinin gelir düzeyi azalmaktadır. Bu durum aşağıdaki tablodan daha net bir şekilde görülebilir.
Yazlık kabak
Çekirdek kabağı
      Sulu koşullar
       Kıraç koşullar
Verim
3-4 t/da-meyve
110-120 kg/da-tohum
75-80 kg/da-tohum
Fiyat
250-300 bin TL/kg**
7-9 milyon TL /kg*
*: 2002 yılı rakamları verilmiştir.
**: Yaz ayları ortalama fiyatı
Buna göre İç Anadolu Bölgesi koşullarında çekirdek kabağı yetiştiriciliği sakız kabağı yetiştiriciliğine göre yaklaşık 10 kat daha karlı görünmektedir. Bunun yanında üretim masrafları da dikkate alındığında karlılığın daha da yüksek olması beklenmektedir.
2 ) Yetiştiricilik Avantajları :Yemeklik kabak yetiştiriciliğinde, yüksek verim için sulama zorunlu olmakta ve hasat sık yapılmaktadır. Oysa çekirdek kabağı yetiştiriciliği kıraç koşullarda dahi yapılabilmekte ve iç bölgelerde ekim nöbetine girme şansı bulunmaktadır. Su, gübre tüketimi ve ilaç tüketimi yemeklik kabak yetiştiriciliğine nazaran daha az olmaktadır. Ayrıca ekimin, gübre atımının, çapanın ve çekirdek ayrımının makineyle yapılabilmesi işçilik giderlerini de oldukça düşürmektedir. Tüm bu avantajlar üretim maliyetini azalttığı için çekirdek kabağı karlı bir ürün konumuna geçmektedir.
3 ) Ürün Avantajları : Yemeklik kabak meyveleri depolamaya dayanıklı olmayıp, %90-95 oransal nemde 2-4 veya en fazla 10 gün depolanabilmektedir. Oysa kabak çekirdeği hasat sonrasında meyveden uzaklaştırıldığı için , nem almayan depolarda uzun süre ( 1-2 yıl) saklanabilme özelliğine sahiptir.
4 ) Pazar Avantajı: Çekirdek kabağı pazarlama konusunda kabakgiller familyası sebzeler içinde en sorunsuz olanıdır. Ürünün dayanıklı olması nedeniyle, üretici ürününü istediği zamanda ve istediği fiyata satabilme olanağına sahiptir. Malın kıt olması nedeniyle de, devamlı pazar bulma imkanı bulunmaktadır.
3. ÇEKİRDEK KABAĞI YETİŞTİRİCİLİĞİ
Üretimde Kullanılan Çeşitler: Ülkemizde tescili yapılmış çekirdek kabağı çeşidi bulunmamaktadır. Üreticiler, çoğunlukla sakız kabağı olarak tüketilen çeşitlerin tohumlarını tercih etmekte ve kendi tohumluklarını kendileri üreterek çekirdek kabağı yetiştiriciliğinde kullanmaktadırlar. Ayrıca, bazı üreticiler yetiştiriciliğin yoğun yapıldığı yerlerden (çoğunlukla Nevşehir) tohum temin etme yoluna gitmektedir. Yetiştiricinin bu konudaki bilgisizliği ve gerekli izolasyonu sağlamadan tohum üretimi yapması sonucunda, yabancı tozlanmanın hakim olduğu kabaklarda, bitki ve tohum özellikleri bakımından birörnek üretim materyali elde edilmesi güçleşmektedir.
            Ülkemizde yetiştirilmekte olan çekirdek kabakları, çoğunlukla Cucurbita pepo L. türüne dahildir. Az miktarda da Cucurbita moschata türüne giren bal kabağı tohumları kullanılmaktadır (1).
Ülkemizde yetiştirilen çekirdek kabakları, tohum kabuklarının yapısına göre  2’ye ayrılmaktadır :
a ) Kabuklu tipler : Bu tiplerin yetiştiriciliği daha yaygın bir biçimde yapılmakta ve tohum verimleri kabuksuz tiplere oranla daha yüksektir. Bu tiplerde gerek çekirdek şekli ve iriliği, gerekse meyve özellikleri yönünden farklılıklar bulunmaktadır. Çekirdek, tombulca uzun veya biraz daha toparlakçadır. Meyve şekli uzun silindirik, uzun armut, dikdörtgene yakın silindirik, eliptik veya yuvarlakça olabilmektedir. Meyve kabuk rengi hasada doğru turuncuya yakın sarı, yeşil veya turuncu zemin üzerinde kırçıllı olabilmektedir.
b ) Kabuksuz veya zar gibi kabuklu tipler : Bunlar halk arasında kabuksuz tipler olarak da bilinmektedir. Çekirdek kabuğu çok ince, adeta zar gibidir. Ancak kabuksuzluğu kontrol eden genlerin özelliği nedeniyle bu tiplerden tohum alınsa bile ertesi yıl arazide hem kabuklu hem de kabuksuz çekirdekli meyvelere rastlamaktadır. Ülkemizde yürütülen çalışmalarda, kabuksuzluk özelliğinin resesif bir allel gen tarafından kontrol edildiği ortaya konulmuştur (2). Meyve ve tohum şekli yönünden, kabuklu tiplerde olduğu gibi farklı tiplere rastlanılmaktadır.
      Ülkemizin değişik yörelerinde, değişik tipte kabak çekirdeklerine talep olmaktadır. Örneğin; İç Anadolu Bölgesi’nde kabak çekirdeği olarak iri ve uzun tip tohumlar tercih edilirken, Edirne ve Sakarya yörelerinde yuvarlak ve dolgun tip tohumlar, Ege Bölgesi’nde ise çoğunlukla yuvarlakça olan bal kabağı çekirdekleri tercih edilmektedir (1).
Ülkemizde çekirdek kabağı yetiştiriciliği yapılan bölgelerden toplanan materyalle yürütülen çalışmalarda, tohum şekli yönünden çok büyük farklılıklar gözlenmemesine rağmen, meyve şekli yönünden önemli farklılıklar bulunduğu ve materyalin karışık olduğu belirlenmiştir (3).
Günümüzde çekirdek kabağı yetiştiriciliğinde karşılaşılan en önemli sorun çeşit sorunudur. Bu nedenle yörelere uygun, çekirdek verimi ve kalitesi yüksek çeşitlerin geliştirilerek üreticiye verilmesi gerekmektedir.
Yetiştirme Tekniği
Çekirdek kabağı ilk yetiştirilmeye başlandığı yıllarda sulu koşullarda yetiştirilmişse de daha sonraları, kıraç koşullarda da yetiştiriciliği denenmiş ve olumlu sonuçlar alınmıştır. Bu nedenle, bugün sulu koşullar yanında kıraç koşullarda da yetiştiriciliği yapılmakta ve üretici bu koşullarda bile yüksek gelir elde etme imkanı bulmaktadır.
Tarla hazırlığı: Çekirdek kabağı yetiştirilecek olan tarla, sonbaharda sürülmeli, ilkbaharda toprak analiz sonuçları dikkate alınarak 30 kg/da triple süper fosfat, 20 kg/da potasyum nitrat, 20 kg/da amonyum nitratlı gübre toprağa karıştırılmalıdır. Fosforlu ve potaslı gübreler ekimden önce, azotlu gübrelerin ise partiler halinde verilmesi önerilir. Daha sonra hem gübrenin toprağa karışmasını sağlamak hem de yabancı otları temizlemek amacıyla kazayağı çekilmelidir.
Tohum ekimi: Hava ve toprak koşullarına göre Nisan sonu-Mayıs başında yapılır. Ekimde mibzer kullanılabilir. Bunun yanında elle ekim yapan üreticiler de bulunmaktadır. Kullanılan çeşidin dikine büyüme göstermesi veya yayılıcı gelişme göstermesi dikkate alınarak tohumlar 60x60 cm, 70x70 cm veya 80x80 cm aralıklarla açılmış olan ocaklara ekilir. Mibzerli ekimde 600-700 g/da, elle ekimde 1-1.5 kg/da tohum kullanılır (1, 4).
Çapa ve seyreltme: Bitkiler 3-4 yapraklı döneme geldiğinde kaymak tabakasını kırma, yabancı otları temizleme amacıyla çapa yapılır. Eğer elle ekim yapılmışsa, ilk çapayla birlikte her ocakta 1 sağlıklı bitki kalacak şekilde seyreltme yapılır. İlk çapadan 3-4 hafta sonra gerekirse 2. çapa yapılır. Daha sonra bitki toprak yüzeyini kapattığı için çapaya gerek duyulmaz.
Sulama: Çekirdek kabağı yetiştiriciliği geniş alanlarda yapıldığı için yağmurlama sulama bu bitki için uygun bir sulama yöntemidir. Hernekadar ülkemizde salma sulama  kullanımı yaygınsa bu yöntem sağlıklı değildir. Yağışların yeterli olduğu durumda ekimden yaklaşık 40-45 gün sonra ilk kabak meyveleri göründüğünde 1.sulama yapılır. Sulamayla birlikte 10-15 kg/da amonyum nitrat gübresi verilir. İlk sulamadan 2-3 hafta sonra 2. sulama yapılır. Kabaklar tohum oluşturduktan sonra hasat edilecekleri için meyveler tohumluk meyve iriliğini aldıktan sonra sulamaya gereksinim duymazlar. Ancak sulama çekirdek kabağı yetiştiriciliğinde tohum verimi ve iriliğini etkileyen bir faktördür. Bu nedenle meyve tutumu ve irileşmesi sürecinde sulamaya gereksinme duyacağı unutulmamalıdır.
Hasat zamanı ve verim: Genellikle yayılarak gelişen tiplerde bitki başına 2-3 meyve, dikine büyüme gösteren tiplerde ise 4-5 meyve hasat edilebilir. Çekirdek kabaklarında meyve hasadı, tohumların irileşip olgunlaşması için tam olgunluk döneminde yapılmaktadır. Bitkinin yapraklarının ve gövde kısmının tamamen sararıp kahverengine dönüştüğü, meyve sapının kuruyarak bitki gövdesinden kolayca ayrılacak duruma geldiği tam olgunluk döneminde, yani yaklaşık ekimden 110-120 gün sonra hasada başlanır. Hasat meyveyi bitkiye bağlayan sapın kesilmesi veya kırılması şeklinde olur. Hasat edilen meyveler yağış söz konusu değilse tarlada 4-5 gün süreyle bekletilebilir. Daha sonra tohum ayırma yerlerine getirilir. Hasat edilen meyveler yağışlı havalarda ıslak toprak yüzeyinde bırakılmamalıdır. Hasat sonrası, tohumlar nispeten yüksek tohum nemine sahip olacaklarından yüksek hava nemi meyve içindeki tohumların neminin artmasına ve tohumların meyve içinde çimlenmesine neden olabilir.
Tohum ayırma ve kurutma: Hasat edilen meyvelerden tohumlar yörelere özgü çekirdek çıkartma makineleri kullanılarak veya elle ayrılır. Ayrılan tohumlar, beton çekirdek kurutma yerlerine getirilir ve  açık havada doğrudan güneş görmeyen beton kurutma yerlerinde 10-15 gün bekletilerek kurutulur. Kurutulan çekirdekler, çuvallara konularak nemsiz ambarlarda saklanır (3, 4).
Pazarlama: Tohumlar çuvallara doldurulduktan sonra kabak çekirdeği pazarlayan toptancılara satılarak pazarlanır.
KAYNAKLAR
1. Yanmaz, R. 1995. Çekirdek kabağı yetiştiriciliği, Ziraat Mühendisleri Eğitim Seminer  Notu, 7 s.
2. Abak, K., Sakin, M., Karakullukçu, Ş. 1990. Improvement of pumpkin for naked seeds.   XXIII. International Horticultural Congress, Italy, Abstracts Book 2, 3074.
3. Toprakkarıştıran, G. 1997. Çekirdek kabaklarında seleksiyon ıslahı: 1. döl kademesinin elde edilmesi. Yüksek lisans tezi. Ankara Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, 34 s., Ankara.
4. Sakin, M. 1985. Trakya’da Cucurbitaceae familyası sebze türleri tarımı, sorunları ve
bunların çözüm yolları. Yüksek lisans tezi. Ankara Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, 116 s., Ankara.

  • Digg
  • Del.icio.us
  • StumbleUpon
  • Reddit
  • RSS

aşılama tekniği

AŞILAMA TEKNİĞİ

 

 Bu dersimizde; aşılama nedir, aşılamanın nedenleri nelerdir, nasıl aşı yapılır? gibi soruların cevaplarını öğreneceğiz. Bu çok önemli konuyu dikkatlice takip etmeniz, ürününüzün artmasına ve pazar değeri yüksek çeşit elde etmenize sebep olacaktır. Aşılama Nedir?Aşılama, iki bitki parçasını bir bitkiymiş gibi kaynaşacak ve büyümelerine devam edecek şekilde birleştirme tekniğidir.Yeni bitkinin üst kısmını meydana getirecek aşı kısmına kalem veya tek göz ihtiva ederse aşı gözü, alt kısmını ve kökünü meydana getiren kısmına anaç adı verilir. 

Neden Aşılama Yaparız?Tür ve çeşidin ismine doğru fidan üretimi,Başka ve kolay metodlarla çoğaltılamayan çeşitlerin ortadan kalkmasına engel olmak,Büyük ağaçların çeşitlerini değiştirmek,Islah çalışmalarında belirli özellikleri için seçilen çöğürlerin büyümelerini çabuklaştırmak,Ağaçların zarar gören kısımlarının tamiri,Virüs hastalıklarının incelenmesi için aşı yapılır.Bazı anaçların özelliklerinden (Bodur anaçlar gibi) yararlanmak için ancak üzerine iyi bir çeşit aşılayarak yararlanabiliriz.Kaç Çeşit Aşı Vardır?1.Göz aşıları,2.Kalem aşıları.Göz Aşısı Nedir?Altında odun dokusu bulunan veya bulunmayan küçük bir kabuk parçası ile bunun üzerindeki tek bir göz ile yapılan aşılara göz aşısı denir. Sadece yongalı göz aşısı metodunda,kabuk parçasının altında odun dokusu bulunur.Göz Aşısı Ne Zaman Yapılır?Bitkinin kabuk verme zamanı kullanılacak göz aşısı metodunu tayin eder.Zamanlara göre göz aşısı;a)Sonbahar göz aşısı (durgun göz aşısı),b)İlkbahar göz aşısı (erken sürgün göz aşısı), c) Haziran (geç sürgün) aşısı.Göz Aşısı Metotları Nelerdir?T Aşısı (Kalkan Aşısı): 6 mm-2,5 cm çapındaki anaçlara büyüme devresinde uygulanır. Topraktan 5-25 cm yükseklikte yapılır. Anaç T şeklinde kesilir. Göz kalkan şeklinde odunlu veya odunsuz olarak kesilir. Anaçta açılan T içerisine yerleştirilir. Hava almayacak şekilde bağlanır. Macunlanmaya gerek yoktur. Aşı bağı 15 gün sonra kesilir.Ters T Aşısı: Yağmurlu bölgelerde yağmur sularının açılan T içerisine girmemesi ve enfeksiyon meydana gelmemesi için ters T aşısı yapılır.Yama Göz Aşısı: Dikdörtgen şeklinde bir kabuk parçasının anaçtan kesilip çıkarılması ve bunun yerine üzerinde bir göz bulunan ve çoğaltılacak çeşitten alınan aynı büyüklük ve şekildeki bir kabuk parçasının anaç üzerine yerleştirilmesidir. Genellikle T göz aşısının başarısız olduğu tür ve çeşitlerde uygulanır. Bu aşıda başarılı olmak için gece ve gündüz ısı farkının az olduğu dönemler seçilmelidir. Aşı çabuk yapılıp, çabuk bağlanmalıdır.Flüt Göz Aşısı: Bu aşı esas olarak yama göz aşısına benzer. Ondan farkı anaçtan çıkarılan kabuk parçasının gövdeyi hemen tamamen kuşatacak şekilde büyük alınmasıdır.Yongalı Göz Aşısı: Bu aşı metodu ilkbaharda büyüme başlamadan önce veya yaz aylarında su noksanlığı veya başka bir sebeple büyümenin durduğu hallerde kabuğun odundan kolayca ayrılamadığı zamanlarda yapılır. En önemli nokta anaçta açılan T’ye yongalı gözün çok iyi yerleştirilmesi ve çok iyi bağlanmasıdır.Kalem Aşısı Nedir?Taze kesilmiş anaçla taze kesilmiş kalemin kambiyum bölgelerinin üstüne gelecek şekilde sıkıca temas ettirilerek anaç ile kalem arasında bir bağlantı kurulması ile yeni bir bitki meydana gelir. Bu tür aşılara kalem aşısı adı verilir. Kalem aşıları ilkbaharda yapılır.Kalem Aşısı MetodlarıDilcikli aşı (Ingiliz aşısı)Gaga aşısıÇoban aşısıYarma aşıKöprü aşıKenar aşıKakma aşıKemer aşısıDilcikli Aşı: 6 mm ile 1.2 cm çapında küçük anaçların aşılanmasında kullanılır. Bu aşının yapılabilmesi için anacın ve kalemin aynı kalınlıkta olması gerekmektedir. Bu aşıda kalemde ve anaçta aksi yönlerde olmak üzere 2.5-6 cm uzunluğunda pürüzsüz bir kesim yapılır. Bu kesitin üzerinden birer dilcik kesilir ve bundan sonra anaç kalemin dilleri birbirinin içine sokulur, macunlanır, sarılır ve bağlanır.Kenar Aşı (Yan Aşı): Birçok çeşidi vardır. Esası kalemin kendinden kalın anacın yan kısmına yerleştirilmesidir.

  • Digg
  • Del.icio.us
  • StumbleUpon
  • Reddit
  • RSS